Türkiye’de Noter Sorunu Çağın Gerisindeki Noterlik Anlayışı Ülkemizde e-imza ve e-devlet uygulamalarına geçildi ama hala e-noterlik uygulamasında 1 milim yol kaydedilemedi. Yurt dışında e-noter uygulaması var ve vatandaşlar bazı noter işlemleri için notere kadar gitmeden noterin internet sitesi üzerinden online işlem yaptırabiliyor ve online evrak tasdiki yaptırabiliyor. Noterler elektronik imza veya elektronik damga ile dijital […]
Blog List
Vesayet Düzenlemesindeki Hatalar
Vesayet Düzenlemesi Vesayet ve kayyımlık Medeni Kanunun 396. ve 494. maddeleri arasında 98 maddeyle düzenlenmiş, vesayet sebepleri, vasinin atanması, görevleri, vesayetin sona ermesi çok detaylı şekilde yazılmıştır. Ama bu maddeler arasında bir kişinin vesayet altına alınmasını kimin talep edebileceği ve hangi vesayet sebebi için ne tür ön delil sunması gerektiği kanuna yazılmamıştır. Kanundaki bu boşluk […]
Madde Atıflarında Parantez Kullanılması Önerimiz
Mevzuat Atıflarında Slash Karakteri Türkiye’de belirli bir kanun/yönetmelik maddesine atıf yaparken madde ile fıkrayı slash (/) karakteri kullanılmaktadır. Örneğin TCK 125/1 dendiğinde Türk Ceza Kanunu’nun 125. maddesinin birinci fıkrası ifade edilmiş olmaktadır. Madde metninde fıkradan sonra gelen bent veya alt bent söz konusu olduğunda ise fıkra ile bendi ayıran bir karakter kullanılmamakta ve fıkra ile […]
Delil Karartma Suçu Düzenlemesindeki Hatalar
Delil Karartma Suçu Delil karartma suçu Türk Ceza Kanunu’nun 281. maddesinde düzenlenmiş olan ve maalesef tanım olarak madde metninde çok kötü yazılmış bir suç tipidir. TCK madde 281/1: “Gerçeğin meydana çıkmasını engellemek amacıyla, bir suçun delillerini yok eden, silen, gizleyen, değiştiren veya bozan kişi, altı aydan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Kendi işlediği […]
Haksız Tahrik Uygulamasındaki Hatalar
Haksız Tahrik Haksız tahrik Türk Ceza Kanunu madde 29’da düzenlenmiş olan genel bir savunma türüdür. Buna göre haksız bir eylemin neden olduğu meydana getirdiği öfke veya yoğun üzüntünün etkisi altında suç işlenmesi durumunda bu husus cezada indirim nedeni teşkil etmektedir. Haksız tahrike ilişkin TCK’nın 29. maddesi şu şekildedir: “Haksız bir fiilin meydana getirdiği hiddet veya […]
Kişisel Veri Suçlarındaki Hatalar
Kişisel Veri Suçları TCK 135 ve 136’da düzenlenmiş suçlar konusunda Türkiye’de büyük bir yanlış anlama ve haliyle yıllardır süren yanlış bir uygulama var. Dolayısıyla yok yere bu suçlardan ceza alan onbinlerce kişi var. Bu büyük ve yaygın yanlış anlamayı izah etmek için önce “veri” ve “kişisel veri” kavramlarını açıklamak gerekiyor . Veri, kişisel verileri de […]
Doğrudan ve Çapraz Sorgu
Çapraz Sorgu Çapraz sorgu esasen Anglosakson hukuk sistemlerinde mevcut olan bu nedenle Türkiye’de pek iyi bilinmeyen hukuki kavramlardan birisi. Nitekim çapraz sorgu denince sanki tanığın veya sanığın adeta çapraz ateşe tutulur gibi her iki taraftan çapraz sorulara tabi tutulması veya soru-cevap şeklinde ardışık sorular sorulması akla gelebiliyor. Aslında çapraz sorgu bir tarafın tanığına karşı taraf […]
Türkiye’de Hukuk Eğitimi Sorunu
Akademik Kadro Problemi Türkiye’de hukuk sorunu sorunlu bir hukuk eğitimiyle başlıyor. Ülkemizde toplam 91 tane hukuk fakültesi bulunuyor. Bir hukuk fakültesinde ortalama 15 ana bilim dalı bulunmaktadır ve her ana bilim dalı için en az 1 profesör kadrosu gerektiğini varsaysak bir hukuk fakültesi kurmak için en az 15 profesöre ve ideal olarak da 30 profesöre […]
CMK’daki Hatalı Tutuklama Sistemi
Tutuklama Sistemindeki Yanlışlıklar Kötü yazılmış ceza yasalarımız nedeniyle çok uzun yıllardır tutuklama kurumu ülkemizde çalışmıyor ve tutuklamalar peşin verilen cezaya dönüşüyor. CMK’daki sığ düzenlenmiş kefalet (güvence) kurumu adeta süs olsun diye kanuna konulmuş gibi neredeyse hiç uygulanmıyor. Kaçma şüphesi ve delil karartma şüphesi gibi saçma sapan soyut sebepler ve ihtimaller güya tutuklama gerekçesi oluyor ve […]
Türkiye’deki Hatalı İfade Alma Yöntemi
İfade Alma Yöntemindeki Hatalar Ceza hukukunun en temel işlemi hiç kuşkusuz ifade almaktır. Zira, ceza soruşturmaları ve ceza davaları büyük oranda alınan ifadeler üzerine kurulur. Gerek müştekinin gerek şikayetçinin gerekse tanıkların ifadeleri önemli delil teşkil ettiğinden pek çok soruşturma ve davanın sonucu bu ifadelere göre şekillenir. Bir başka ifadeyle, alınan bu ifadelerin içeriği soruşturma veya […]